Tertip Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Tertip Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hazırlamak, Sıralamak, Dizmek, Düzmek, Düzen Vermek, Düzenlemek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Güçlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorluk, Engel, Meşakkat, Müşkül, Müşkülat, Pürüz, Sarp, Zahmet, Zor

Müdüriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müdürlük, Yönetimlik

Cenup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güney

Taam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Yemek, Yiyecek

Tike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilim, Lokma, Parça, Cüz

Şahsiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Hüviyet, Kişi, Kişilik, Kimse

Eşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek

Serilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzanmak, Yayılmak

Sedimantasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökelme, Tortullaşma

Yenilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tazelik, Teceddüt, Yenileşim, Haber

Çiftteker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet

Küsur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püsür, Fazla, Kesirler

Sürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüklemek

Kıymetiharbiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Önem

Suret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Betim, Kılık, Biçim, Çehre, Görünüş, Kopya, Nüsha, Resim, Tarz, Yol, Yüz

Düşüncesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasasız, Kaygısız, Fikirsiz

Tüydürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak

İzlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patika, Keçiyolu

Ekabir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükler, İleri Gelenler

Ahenksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyumsuz

Kilitlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapamak, Kenetlemek, Kıfıllamak

Bilgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilimci

Destekleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutma

Celâdet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik, Bahadırlık, Kahramanlık

Kaynamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fokurdamak, Artmak, Coşmak, Çoğalmak, İyileşmek, Yoğunlaşmak

Yaklaşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakın

Seksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Oturum

İnsan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Can, Fert, Adam, Beşer, İn, İnsanoğlu, İsim, Kişi, Ölümlü, Sima

Oğlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bacak

Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü