Tele kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Tele kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kapan, Tuzak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Musannif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar

İtelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtmek

Sanatkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Ehil, Mahir, Usta, Zanaatkâr

Atalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik, İşsizlik, İşsiz Kalma, Gevşeklik, Uyuşukluk, Süredurum, İşlemezlik, Dinginlik, Durağanlık, Hareketsizlik

Mütehavvil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişken

Makaslamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayırtmak, Kesmek

Tahrif Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Değiştirmek

Tabip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor, Sağaltman, Sagan

Bellik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret, Marka, Ayraç

Kolon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sütun

Kayırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himmet, İltimas, Koltuk

Kolonizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgecilik

İşveli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dişi

Tedricen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gitgide, Giderek, Yavaş Yavaş, Azar Azar, Derece Derece

Müstahkem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstihkamlı, Berkem

Zıkkım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağı, Zehir, Acı

Derrake kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ

Çağa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bebek, Çocuk

Sancımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Burulmak, Tutmak

Yıldırımlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paratoner

Berber Dükkânı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berber

Biilaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz

Çılgın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deli, Mecnun, Aşırı, Kuluduk, Olağanüstü, Zırdeli

Mahrukat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt

Kılavuz Kaptan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz

Meyus Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzmek

İnsanüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalbeşer

Teşekkül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşma, Oluşum, Kuruluş, Kurulma, Örgüt

Gözlemlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Müşahede Etmek

Pişirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü