Sıkıt kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sıkıt kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Komprime; Düşük

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Arz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Sunum, Bilgi Verme, Yeryüzü, Yerküre, Yer Yuvarlağı, Dünya, En, Maruzat, Yer

Çalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık; Verev Kesilmiş; Yan Yan Giden

Puanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benekli

Sultanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Padişahlık, Saltanat, Ergi, Mazhariyet

Tarazlaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengelemek

Başkanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Riyaset

Sarsıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprem, Titreme, Travma, Titreyiş

Biat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birinin Egemenliğini Tanıma, Tapu Kılma

İşte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bu, Budur, O, Odur

Telesmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acele Etmek, Aşıkmak

Boş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abes, Açık, Anlamsız, Bilgisiz, Havai, Münhal, Yararsız, Gereksiz

Test kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deney, Sınav, Sınama, Araştırma

Çoğaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Beslemek

Belik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgü

Yalaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Dalkavuk, Sırnaşık

Çöplük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezbele

Isıtma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıtma

Maymun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taklitçi

Meriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürürlük

Diyerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diye

Hapishane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapis, İçeri, Kafes, Mahpus, Tekke, Tutukevi, Dam

Güle Güle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakşı Yol

Atlama Beygiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beygir

Stop kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dur

Ağıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mersiye, Sagu

Basamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Evre, Kerte, Derece, Ayak, Gömlek, Hane, Kademe, Merhale, Pilleken

Kayıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yitme, Yitim, Yitik, Zayi

Nüfuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik, Sinme, Fer, Kuvvet, (İçine) Geçme, Sözü Geçme, Erk, Güç

Sergen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cam Bölme, Dolap, Vitrin, Raf

Üstat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehil, Usta

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü