Sürtüşme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sürtüşme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Uyuşmazlık

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Birleşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Mürekkep

Tellallık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığırtmaçlık

Balaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük; Şişman, Gürbüz, Nazik

Yağlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semiz

Kati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesin, Değişmez, Mutlak, Maktu, Somut

Propaganda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaymaca

Mütehavvil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişken

Harabelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enkaz

Civar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöre, Havali, Mahal, Etraf, Ön, Yakın Yer

Fukaralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Güçsüzlük

Ahbap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dost, Arkadaş, Tanıdık

Kuvvetlendirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takviye

Senkronizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşleme

Hacet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Gereklilik, İdrar, Lüzum

Jüri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçici Kurul, Yargıcı Kurulu

Ayrıntılar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teferruat

Alem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Sancak

Yenilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tazelik, Teceddüt, Yenileşim, Haber

Fitnekârlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak

Kılükal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dedikodu, Söylenti

İslam Gizemcisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutasavvıf

Tedirginlik Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak

Kökenli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıllı

İlim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Bilim, Nitelik, Özellik

Tapınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbadet

Hücum Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Çatmak, Saldırmak, Sarmak, Yürümek

Tartılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçülü

Tutumlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdareli, Eli Sıkı, Hesaplı, Kanaatçil

Damga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret, Kaşe, Mühür, Nitelik, Nişan, Belirti, İz

Hikâye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öykü, Kıssa, Olay

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü