Sükûnet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sükûnet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Durgunluk, Dinginlik, Hareketsizlik, Sessizlik, Huzur, Rahat, Sükûn, Dinme, Yatışma, Devinimsizlik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Taharri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arama, Araştırma

Anlaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeki

Zinet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezek, Süs, Ziynet

Mümessil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temsilci, Oruntak, Temsilci, Başkan

Abi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Aka

İcare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kira

Sükse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başarı, Gösteriş, Çalım, Hodpesentlik

Yakınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Koymak, Sızlamak, Sızlanmak, Şikayet Etmek

Özgesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öbürü

Berenarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Oldukça

Tepki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reaksiyon, Aksi Cevap, Aksülamel

Balıkkulağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Midye

Haydut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşkıya, Harami, Kuldur, Şaki, Kır Hırsızı, Yol Kesici

Suiniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü Niyet, Kötü Yasan

Hatırşinas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, Hatır Sayan

Hürmetkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, Hürmetli

Paydaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hissedar

Utkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer

Vukufsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz

Sertleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılaşmak, Kurumak

Rafineri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtımlık

Mesele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İş, Maslahat, Problem, Sıkıntı, Sorun, Konu, Güç İş

Umman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talay, Okyanus

Abonman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürüm

Ertelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geciktirmek, Tehir, Atmak, Savsaklamak, Sonraya Saklamak

Sedimantasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökelme, Tortullaşma

Şakrak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şen, Sevinçli, Keyifli, Gevrek

Lama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deve

Sakince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usulca, Sakin

Söylenegelmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menkul

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü