Sos kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sos kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Salça

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Havlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak

Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Bulunmak, Çıkmak, Geçmek, Tamamlanmak, Yapmak, Yetişmek

Hazar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barış

Tezat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Çelişki

Asırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzyıllık

Santimantal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal, Duygulu, Hassas

Sıhhatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıksız, Kuşkulu

Delecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delgeç, Deşikaçan

Yersiz İş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaf

Haça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatal

Platonik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Platoncu, Düşsevisel, Eflatuni

Azmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuduz

Türlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Çeşitli, Kabil, Muhtelif, Tür

Turunçgiller kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Narenciye

Tedhiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıldırma, Terör, Yıldın

Mevsuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sağlam

İntizam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgünlük, Düzen, Çekidüzen

Göz Tutsağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Hapsi

Hiddet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfke, Gazap, Hışım, Kızgınlık

Toht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasma

Tahkikat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, Soruşturmalar

Müşteri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı, Alımcı, Haridar, Satın Alan

Seyran Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezinmek, Gezmek

Top Zambak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zambak

Mahfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklanmış

Şerefli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onurlu

Üstün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faik, Kudretli, Kuvvetli, Seçkin, Üst Gelen, Yenen, Kazanan, Daha Elverişli

Görüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek

Bırakmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak

Bellemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çapalamak, Öğrenmek, Sanmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü