Sinmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sinmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Suspus Olmak, Nüfuz Etmek, Yılmak, Gizlenmek, Pusmak, Büzülmek, Saklanmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Pervane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kepenek, Uskur

Bezekler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezyinat

Müsaade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, İzin, Ruhsat, Yarış, Yarışma

Realist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekçi

İskandil Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak

Ön Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukaddime

Anlaşılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansımak

Çabucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarçabuk, Hemencecik, İvedilikle, Birden, Derhal, Hemen, Şipşak, Tezce, Pek Çabuk, Zaman Geçirmeden, Hızla, Süratle

Lüzum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç, Gerek, Hacet, İcap, Gereklik

Jeotermal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl

Baş Göz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirmek, Birleştirmek

Niyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Maksat, Nabız, Tasavvur, Amaç, Tasar, Kurma, Yasanlama, Yasan

Solunum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teneffüs

Sünnet Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek

Yükselti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakım, İrtifa, Tümsek, Yükseklik

Çulpan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoban Yıldızı, Zühre, Venüs

Nekahet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sayrılık Ertesi, İyisellik, İyileşme Dönemi

Kaynar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar

Düzen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyum, Nizam, Sistem, Konsept, Rejim, Komple, Al, Dek, Dolap, Fırıldak, Hile, İntizam, Kapan, Kol, Komplo, Olta, Oyun, Rabıta, Seviye, Sıra, Tertibat, Tertip, Yerleştirme, Akort

Yetersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dar, Yoksul

Yülümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıraş Etmek

Zaaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Düşkünlük, Zayıflık, Dayanamama

Kabarcık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek, Uçuk

Dağılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmak, Saçılmak, Düzensizlik, Sirayet Etmek, Yok Olmak

Darülaceze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünler Evi

Açım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açma

Peygamber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Nebi, Elçi

Serkeşlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafa Tutma

İmparator kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kağan

Oyçokluğuyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekseriyetle

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü