Sertifika kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sertifika kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Belge, Başarı Belgesi, Tasdikname

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Hasta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt

Soğutucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buzdolabı

Tertipli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli

Kombinezon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek, Düzenleme, Tertip, Kolsuz Entari

Emel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, İstek, Amaç, Gaye, Erek, Maksat

Pertav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılma, Sıçrama, Hız

Mevki Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevzilenmek

Kot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakım

Ağabey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abi, Aka, Ağa, Efe

Baz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Esas

Sularında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakınlığında

Kaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlçe, Yargı, Kötü Olay

Bozum Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak

Ahlaksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sefil, İffetsiz, Namussuz, Düşkün, Soysuz

Telek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yelek

Sefirikebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi

Paramparça Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırılmak

Çökel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tortu; Çökelti, Rüsup

Ecir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevap, Ücret

Nefes Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solumak

Aktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyuncu

Geçimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedreftar, Huysuz, Şirret, Yola Gitmeyen, Kavgacı

Bunalım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Kriz, Bunluk

Çöllük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çorak

Narahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedirgin

Faiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nema, Ürem, Getiri

Meşru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasal, Kanunlu, Törel, Yollu

Argın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Yorulmuş, Beceriksiz, Yorgun, Zayıf

Nemsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rutubetsiz, Terilsiz

Sıkı Denetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sansür

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü