Santimantalist kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Santimantalist kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Duygusalcı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Nezarethane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetimlik, Nezaret

Ortada Olmaksızın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıyaben

Klasifikasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölümleme

Temenni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dileme, Dilek

Empresyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenim

Yılgınlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek

Tıfıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak, Acemi, Toy

Asamble kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurul, Meclis

Takdim Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Tanıştırmak, Tanıtmak

Tepelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziştirmek, Hırpalamak, Yakşıca Dövmek

Kentli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köylü

Paramparça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hurdahaş, Parça Parça

Sosyete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Topluluk, Toplum, Zadegân

Sağlık Bilgisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıfzı Sıhha, Hijyen

Hükümet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakanlar Kurulu, Kabine

Esbak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Geçmiş

Boşaltma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahliye

Bağıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nispet, Görelik, İzafet, İzafiyet, Bağlılık

Zorlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetli, Güçlü, Dayanıklı, Kızgın, Kuvvetli, Yeğin

Ödlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Tabansız, Yüreksiz

Mevki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Devlet, Durum, Kat, Mahal, Makam, Mesnet, Rütbe, Sandalye, Yer, Konum

Karıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Deşelemek, Deşmek, Dokunmak, Harmanlamak, İncelemek, Karmak, Katmak, Kurcalamak, Oynamak

Beden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cisim, Gövde, Üst, Üzeri, Vücut

Yalaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalım, Alaz, Alev

İstintak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovuşturma, Sorgu, Sorgulama

Konuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyalog, Söyleşmek, Danışmak, Sohbet Etmek, Söz Söylemek, Söz Etmek, Bahsetmek

Muta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veri

Ziyalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Aydınlık, Münevver

Birincil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, En İlk

Çeyrek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dörtte Bir

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü