İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Başucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semtürreis
İnsanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beşeriyet
Gelişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Tekâmül, İlerlemek, İnkişaf Etmek, Palazlanmak, Parıldamak, Serpilmek, Şişmanlamak, Yetişmek
Alın Yazısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talih, Mukadderat, Yazgı, Kader, Baht, Talih
Taaccüp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşma
Elebaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Çete başı, Kuldurbaşı, Sergerde
Hunhar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasap, Kana Susamış, Kan Dökücü
Çalımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Tafralı, Havalı, Kibirli
Hayal Gücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhayyile
Geçerlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm
Sofra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Desterhan
Eğri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çarpık, Muavveç; Eğmel, Mukavves; Eğik, Mail; Doğru Olmayan, Münhani; Eğmeçli, Mukavves
Belgit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Senet, Burhan, Hüccet, Delil
Bulaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıvamak
Kumbara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülle
Lâtif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Hoş, Yumuşak, Gökçer Yepelek
Kara Yağız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıklı, Güçlü, Gürbüz
Çamaçar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İster İstemez
Nadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Cahil, Kaba, Kötü, Görgüsüz, Nobran
Konstellâsyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takımyıldız
Tabiplik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltmanlık, Hekimlik
Aşiyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Mesken
Kök Salmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
Fiske kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırtma
Taşımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Dökmek, Duymak, Giymek, Hissetmek, Kaldırmak, Katlanmak, Üstlenmek, Nakletmek
Hareket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akım, Davranış, Deprem, Devinim, Eylem, Faaliyet, Fiil, Tutum, Yürürlük, Devinme, Kımıldanma, Yola Çıkma
Şamatalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültülü, Patırtılı
İzleyici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyirci
Düşünücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünür
Hemşire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Şvester, Kız kardeş, Bacı, Simil
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.