Sakınmadan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sakınmadan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Pervasız

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Doğramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Parçalamak, Dilimlemek

Ansızın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Birdenbire, Ani, Anide, Aniden, Ansız, Apansız, Apansızın, Dangadak, Defaten, Durup Dururken, Fücceten, Gürpedek, Larp, Larpadak, Patadak, Pattadak, Rappadak, Şakkadak, Şapadanak, Şappadak, Şırakkadak, Bedaheten, Fücceten, Nagehan, Vehleten, Gafleten, Ani Olarak, Nagehani, Hiç Beklenmedik Bir Anda

Betim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Betimleme, Tasvir

Ayrı Cinsten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayrimütecanis, Ayrışık

Dayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda

Burjuvazi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kentsoyluluk

Öremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemek, Nizama Koymak, Tanzim Etmek

Heykelcilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heykeltıraşlık

Sade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Düz, Sadece, Yalın, Yalnız, Gösterişsiz, Şekersiz

Bilici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alim

Bertaraf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek

Savsaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmal Etmek, Ertelemek, Lengitmek, Sallamak, Uğunmak

Kıvracık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamarat

Zendost kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zampara

Arıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek, Arılaştırmak, Paklamak, Tasfiye Etmek

Çapulcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmacı, Çapkıncı, Kuldur, Talancı

Çokluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cem, Çoğul, Çoğunluk, Deniz, Ekseriyet, Galebe, Kesafet, Yağmur, Çok Kez, Çoğun, Ekseriya

Esaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutsaklık, Kölelik, Boyunduruk

İdam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme, Ölüm Cezası

İmgeleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahayyül

Mecnun Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek

Ödün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taviz, Ödünleme, İvaz, Tavizat

Tepir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elek

Necat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş

Tür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nevi, Cins, Çeşit, Kabil, Kalem, Nev, Soy, Tarz, Türlü, Zümre

Güçten Düşmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin

Cüruf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışık

Diktatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurgan, Zorba, Tiran

Deşelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Eşelemek, Karıştırmak

Farklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Değişik

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü