Sıkıt kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sıkıt kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Komprime; Düşük

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yüznumara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Tuvalet, Abdesthane, Ayakyolu

Aktarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devretmek, Aramak, Bellemek, Göçürmek, İletmek, Nakletmek, Tercüme Etmek, Transfer Etmek

Kabul Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Beğenmek, Demek, Gelmek, Saymak

Temsil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Söz Gelişi, Temaşa, Oruntama, Tiyatro Oyunu

Salgın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, İstila, Müstevli

İman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İnan

Mevhibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Vergi

Komisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnceleme Kurulu, Alt Kurul, Encümen, Komite; Simsariye

Ebediyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuzluk, Bengilik

Mazhariyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Erk, Başarı

Düşünce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Endişe, Fikir, Kanaat, Kanı, Kaygı, Mülahaza, Mütalaa, Nabız, Niyet, Rey, Sıkıntı, Tasa, Tasarı, Tasavvur, Karar

İkrar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabul Etmek, Söylemek

Aniden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birden, Birdenbire

Oynaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metres

Orman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşe

Genellikle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genel Olarak, Büyük Bir Çoğunlukla, Çoğu Kez, Çoğun, Çoğunlukla, Çoklukla, Ekseri, Ekseriya, Ekseriyetle, Umumiyetle, Umumen

Yele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Perçem

İstihlakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici

Şırınga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne, Enjektör

Berceste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Latif, Seçme

Dokundurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürtmek

Serpinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çisenti, Damlacıklar

Dürüşt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıcı, Sert

Kirletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Becermek, Lekelemek, Pislemek

Adilane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adaletçe, Hakça, İnsaflıca

Konar Göçer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçeri

Hastane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık Evi

Deniz Boyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Sahil

Vuruş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darbe, Tempo

Halayık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Köle, Cariye

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü