Razı Olmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Razı Olmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Rıza Göstermek, Onamak, Uygun Bulmak, Yatmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Tayyareci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçman

Ferahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk

Çarpışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, Müsademe, Tokuşma

Çubuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değnek

Niçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaç

Berhava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Yararsız

Prova kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Sınama, Yoklama, Pruva

Kengel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaban Enginarı, Eşek Dikeni

İnhitat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme

Mesih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsa Peygamber

Raunt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devre, Etap

Çabukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezlik, İvedi, Sürat, Hız

Nurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlık, Parlak

Güreşçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pehlivan

Vakfedilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevkuf

Eksik Etek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın

Asgari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı En Az, En Aşağı, En Düşük, En Azından, Minimum, Azra

Ateşperest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecusi, Ateşe Tapan

Bozmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak

Taammüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılma, Genelleşme

Katlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül Etmek, Dayanmak, Çekmek, Dözmek, Götürmek, Hazmetmek, Kaldırmak, Taşımak, Yutmak

Noksanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik

Ha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evet

Giysi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Çul, Don, Elbise, Entari, Giyecek, Giyim, Kıyafet, Paltar, Üst, Üzeri, Libas

Alelade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıradan, Olağan, Bayağı, Doğal, Sıra İşi

Neşvünema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişme

Latilokum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lokum

Savurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaymak, Saçmak, Sallamak, İsraf Etmek, Dağıtmak, Söylemek, Fırlatmak, Dökmek, Boşuna Harcamak

Gözsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görme Engelli

İhbarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhbir

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü