Peyda kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Peyda kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Belli, Açık

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İyonik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükünsel

Kombinasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tertip

Ensiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dar

Sömürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstismar

Bacarıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vukuf

Kara Düzen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık

Telgraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tel

Sütsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kart

Rant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Getirim, Lüp

Nahiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Bucak, Kamun

Numunelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örneklik, Göstermelik

Karasakız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zift

İspat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspatlamak, Kanıtlamak

Karakulak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emir Çavuşu, Haberci

Hususiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evsaf, Özellik

Toksin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağı

Mest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, Kendinden Geçmiş

Buruşuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırış Kırış, Pürüzlü, Kıvrım Kıvrım

Zirizemin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bodrum

Bek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katı, Sağlam, Sert

Ansızın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Birdenbire, Ani, Anide, Aniden, Ansız, Apansız, Apansızın, Dangadak, Defaten, Durup Dururken, Fücceten, Gürpedek, Larp, Larpadak, Patadak, Pattadak, Rappadak, Şakkadak, Şapadanak, Şappadak, Şırakkadak, Bedaheten, Fücceten, Nagehan, Vehleten, Gafleten, Ani Olarak, Nagehani, Hiç Beklenmedik Bir Anda

Aykırı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zıt Olmak

Cinnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delilik

Âdem Evladı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsan

Tantana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Gösteriş, Parıltı, Tezahürat, Tören

Fırtık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sümük

Yağmacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu

Niteliksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Düz, Kepaze

Öğe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Unsur

Güçlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dayanıklı, Demir, Diri, Gürbüz, Kadir, Korkunç, Kudretli, Kuvvetli, Muazzam, Üstelik, Yüksek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü