Patavatsızlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Patavatsızlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gaf

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Müdahale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışma, Araya Girme, El Atma, El Katma, El Sokma

Gökçül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semavi, Mavice, Mavimsi

İnatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Gâvur, İnat, Keçi, Direngen, Ayak Direyici

Menfez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delik, Ağız, Açma

Kumla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş Kumsal, Plaj

Bakıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Falcı, Görücü

Hafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklı

Tinsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruhi, Manevi

Evrensel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alemşümul, Üniversal

Seçilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek

Dolaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Devretmek, Dolanmak, Gezinmek, Gezmek

Aymaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Gafil

Kaşındırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isırmak, Yemek

Tepkime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teamül

Emeksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Kolay

Alçaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zül, Denaet, Pespayelik, Alçakça Davranış, Habaset, Şenaat

Küp Şeker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesme Şeker

Kıpırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kımıldamak

Çizik Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizmek

Oysa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halbuki, Meğer, Oysaki

Liberal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörülü, Erkinci

Bazen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimi Zaman, Arada Bir, Ara Sıra, Bazı, Kâh, Kimi

İmalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sezdirimli

Kumsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Plaj, Sahil, Kumluk

Hizip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüntü, Deste, Grup, Kısım, Tayfa, Bölük, Klik

Primitif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkel

Enformatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgiişlem

Check-İn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giriş İşlemi

Sulp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Katı, Nesil, Omurga, Bel, Zürriyet

Aktarma Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü