Parıltı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Parıltı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Parlaklık, Nur, Şaşaa, Şimşek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Nefret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinme, İğrenme, Çiğrinme

Duyuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiar, İntiba

Dahil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri; İçinde Olmak Üzere

Ar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak

Dispanser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakımevi, Sağlık Evi

Benlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişilik, Şahsiyet, Kendilik, Gurur, Kibir

Çöplük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezbele

Nişanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İşaret

Barhana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafile, Küçük Kervan, Göç, Göç Eşyası, Kullanışsız Konak

Ebleh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Alık, Akılsız

Sakağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruam

Vekil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Milletvekili, Sözcü, Mebus, Yeke, Temsilci

Taşımacılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakliyat

Ahval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durumlar, Hâller, Olaylar, Davranışlar, Vaziyetler

Proleter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emekçi, İşçi

Tahtabiti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahtakurusu

Çözümleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Analiz, Tahlil

Geçen Yıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıldır

Cenah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Taraf, Yan, Kanat, Kesim, Kuş Kanadı, Pazı

Filan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Falan

Okşamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzemek, Sevmek, Sıvamak, Sıvazlamak, Dövmek, Övmek

Akse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kriz

Mesken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konut, Ev, Otru

Kibar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kostak, İnce, Nazik, Zarif, Değerli, Efendi, Seçkin, Soylu, Zengin, Şık, Köklü

Tadımlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni

Bağışlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Affetmek, Teberru Etmek, Hibe Etmek, Görevden Almak, Görevden Çekmek, Lütfetmek, Unutmak, Hoş Görmek, Bağışta Bulunmak

Koşuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manzume, Nazım, Koşma, Şiir, Türkü

Kafatası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kelle

Acıma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merhamet, Rahim

Ekometri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankıölçüm

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü