Paçoz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Paçoz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fahişe

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Fiske kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırtma

Kampanacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenbaz, Hilekâr, Sahtekâr

Doyunca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıka Basa

Harabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Ören Yeri, Örenlik, Enkaz, Kalıntı

Kefere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman Olmayanlar, Kafirler

Kembağal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Sefil, Yoksul, Züğürt

Vedia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, İnam

Vahamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlık, Korkulacak Durum

Zil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeng, Zeng Sesi

İşlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Kıvrak

Hayın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hain

Kurultay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kongre

Zindelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinçlik

Talih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Devlet, Devran, Kader, Kısmet, Nasip, Sur, Şans, Uğur, Yıldız

Sempozyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Şöleni

Essah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Gerçek, Sahi

Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak

Basamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Evre, Kerte, Derece, Ayak, Gömlek, Hane, Kademe, Merhale, Pilleken

Ağlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak

İstimal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kullanma

Sağlık Muayenesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muayene

Nakışçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezekçi

Full kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüm, Tam

Çoğalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Kaynamak, Türemek, Üremek, Yükselmek

Mütekabiliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık

Koşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek

Yalanlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekzip Etmek, Reddetmek

Saklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teyakkuz

Abramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmek, İdare Etmek

Uymaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü