Pürçek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Pürçek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kıvrılmış, Zülüf, Saç Lülesi, Püskül

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Hasır Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saz

Diuca Speculifera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buzulkuşu

Kanser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncitmebeni

Sarkıntı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak

İcareye Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kiralamak

İmparatorluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlhanlık

Sahan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapılca

Şatır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Şen

Tıraş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazımak

Semer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palan, Arkalık, Arkalıç, Yukaç

Mera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otlak

Erzak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Yiyecek

Tehlike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Ateş, Korku, Risk

Test kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deney, Sınav, Sınama, Araştırma

Kızdırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş

İcra Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vermek, Yapmak

Donanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez

Direniş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Durma, Karşı Koyma, Dayanma, Mukavemet

Marazlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta

Tabl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davul

Şimdiye Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâlâ

Özlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kişi, Zat, Özdek, Öz Madde, Cevher, Nelik, Mahiyet, İş, Kar, Husus

Sandalye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskemle, Koltuk, Kürsü, Makam, Mevki, Orun

Rest Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meydan Okumak, Son Sözü Söylemek

Dayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda

Amil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etken, Etmen, Sebep, Faktör

Keyfiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Kalite, Nitelik, Sıfat

Marşandiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yük Katarı

Talimat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönerge, Direktif, Emir, Yönetmelik

Savaşım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücadele

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü