Oğrun kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Oğrun kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gizlice

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Çatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bina, Dam, Kurgu

Sosyoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilim

Fındıkkıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşveli, Şuh, Baştan Çıkarıcı Kadın

Şatafat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Süs, Cafcaf, Lüks, Tumturak

Soykırım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyım, Genosit

Ötürük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İshal

Mağrip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batı

Balaban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük; Şişman, Gürbüz, Nazik

Dubara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Oyun

Çizgilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel

Gaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pot, Yersiz Hareket, Yersiz İş, Falso

Anlayış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İzan, Zihniyet, Müsamaha, Telakki, Zeka, Feraset, Tolerans, Beyin, Hesap, İdrak, İhata, İş, Mezhep, Ufuk, Zihin

Kerih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç

Sanat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Zanaat

Tezgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piştahta, Tersane

Terim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Had, Istılah

Nazar Boncuğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Boncuğu, Tek

Seçki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güldeste, Antoloji

Şayeste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun

Aziz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ermiş, Eren, Sevgili, Sayılan, Kutsal, Değerli, Gözde, Şirin

Bozukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Fesat, İllet, Sekte

Yetenekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahir

Nakil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Göç, Aktarım, Geçirme, Aktarma, Tayin, Atama, İletim, Göçürme, İletken, İletme, Aktarış, Taşın

Adi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Aşağılık, Kalitesiz, Niteliksiz, Sıradan, Değersiz, Kötü, Olağan, Alçak, Aşağı, Süfli, Ucuz, Yoz

Papaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peder

Hayalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanrıl, Karaltı, Gölge, Görüntü

Yatkınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beceri, Meleke

Değişebilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişken

Taslamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçinmek, Satmak

Muhbir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çuğul, Haberci, Jurnalci, Ele Veren, İhbar Eden

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü