Okuntu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Okuntu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Davetiye

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kliring kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takas

Kuyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tavşan

Ayık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık

Terkip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşim, Tümleme, Birleştirme, Takım

Çilemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur Çiselemek; Nemlenmek, Islanmak; (Bülbül) Şakımak

Nahif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Zayıf

Eğlence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cümbüş, Düğün, Meze, Sefa, Sefahat, Zevk

Kösnü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şehvet, İstek

Kılıbık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avratağız

Uğraştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşgul Etmek

Batkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müflis, Derin Çukur

Hoşgörüsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katı

Rantiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lüpçü, Getirimci

Yontu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heykel

Yol Azığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk

Büyüklenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burun, Gurur, Kasıntı, Kibir, Kurum, Tavır, Tekebbür

Pertavsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç

Yeltek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hercai, Mütelevvin

Duygulanım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessür

Yalkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birey, Fert; Kendi Başına, Münferit

Diyalekt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lehçe

Makûs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz, Kötü, Ters

Düşünüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa, Tefekkür

Coşku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cümbüş, Galeyan, Heyecan, Kasırga

Sin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömüt, Makber, Metfen, Mezar, Kabir, Yaş

Lakonik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlü Söz, Veciz

Seher kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tansal, Sabah

Tretuvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırım

Adi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Aşağılık, Kalitesiz, Niteliksiz, Sıradan, Değersiz, Kötü, Olağan, Alçak, Aşağı, Süfli, Ucuz, Yoz

Kimisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazısı, Kimi

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü