Nitelik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Nitelik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Boyut, Damga, İlim, Kalite, Keyfiyet, Mahiyet, Renk, Vasıf

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Konik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrimsel

Top Zambak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zambak

Anten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyarga, Sırgavıl

Gerçekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhakkak

Anaforcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedavacı

Örselemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalamak, Sarsmak, Zedelemek, Eskitmek, Yıpratmak

Baran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur

Örnek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Misal, Numune, Biçim, Şekil, Model, Tıpkısı, Misil

Şeker Renk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pek Yolunda Olmayan, Soğuk Bir Hava Esen (Ahbaplık İlgisi)

Teminat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvence, İnanca

Yakışıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münasebetsiz, Ekşi, Müstehcen

Rezerv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, İhtiyat, Yedek, Saklanmış, Biriktirilmiş, Henüz İşletilmemiş

Fistan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Entari, Pilili Eteklik

Kara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esmer, İftira, Kötü, Leke, Siyah, Toprak

Taayyün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirme

Şose kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Stabilize Yol

Darmaduman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık

Yapı Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şantiye

Zanaatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanaatkâr

Tek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Biricik, Birlik, Hiç, Hiçbir, Salt, Sessiz, Tekil, Tenha, Uslu, Vahit, Yegâne, Yalnız, Yalnızca, Sadece

Malumatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz

Göğüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Döş, Meme, Sadır, Sine

Doğrulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teyit Etmek, Tasdik Etmek, Ayarlamak, Desteklemek

Cemaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Toplum, Ehil, Kütle

Arakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırsız

Açıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ferahlatıcı, Güzelleştirici

Afi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Çalım, Caka, Fiyaka

Yöresel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Mevzii, Yerel, Lokal

Arpa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rüşvet

Kutlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoşbaht, Mübarek, Uğurlu

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü