Neva kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Neva kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ezgi, Ahenk, Nağme, Ses

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ahretlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besleme, Besleme Kız, Beslek, Evlatlık

Sözgelişi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesela

Tenbih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt

Karanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Karışık, Sıkıntı, Üzüntü, Zifiri, Zulmet

Mucur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kömür Kırığı

Cezir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekilme, Gitme, İnme, Kök, Alçalma

Kelam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz; Söyleme

Meşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orman

Dek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değin, Düzen, Entrika, Hile, Kadar, Sağlam, Tokuşma, Dolap

Hareli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevişli

Envai Çeşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nevbenev

Bihaber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Habersiz, Bilgisiz

Yönetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek, Tedvir Etmek, Çevirmek, Kullanmak

Seyyare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezegen

Tutulma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti

İspirto kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alkol, İçki, Etil Alkol

Darağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sehpa, İdam Sehpası

İflah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş, Onma, Halas Olma

Öfke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Gazap, Hiddet, Hırs, Hışım, Sinir, Kızgınlık

Ses Seda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Belirti, Haber, İz

Öncü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Birinci, Kılavuz, Önder, Pişdar

Bozmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak

Gafilce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aymazca

Çocuk Bilimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etfaliyat

Asimilasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzeşme, Özümleme, Eritme

Bocalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıkmak, Şaşmak

Rehine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girev, Tutak

Aşınmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenik

Kail Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak

Bakım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özen, Hizmet

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü