Necabetli kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Necabetli kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Asil

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yerleştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Düzen

Kırpmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Kırkmak

Ornatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerleştirmek, İkame Etmek

Boduç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bardak

Yarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövme, İrmik

Kaya Lifi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taş Pamuğu, Asbest

Vasat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta, Muhit, Ortam, Şerait, Ara

Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek

Değerlendirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorum

Mizaçsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız

Payiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar

Nakışsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezeksiz

Adaptör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyarlaç

Endeks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizin, Gösterge

İzafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntılı, Göreceli, Nispi

Tüzel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki

Sökülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harcamak

Ortaderi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezoderm

Diremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Direnmek, Durdurmak

Önad kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıfat

Vesait kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt, Araçlar

Hasretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vermek

Çatal Yürekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Korkusuz

Akılcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usçu

Karabat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Penguen

Zıpır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Delişmen, Kaçık, Hoyrat

Klâs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınıf; Üstün Nitelikli, Üstün Yetenekli

Hallolmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahlul

Çırağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mum, Kandil, Lamba

Murakabe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetlemek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü