Nasip Olmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Nasip Olmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Elvermek, Kavuşmak, Ulaşmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yordamlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Yakışıklı

İçtima kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplum, İclas, Toplantı

Estelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Anıt, Yadigâr

Duygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hassas

İsteklendirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşvik

Cin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, zeki, Uyanık Kimse

Savlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İddia

Nifak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, Ara Bozuculuk, Ayırga, Ara Açıklığı, Karıştırıcılık, İkiyüzlülük

Mevt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm

Hitabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma

İspirto kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alkol, İçki, Etil Alkol

Saymaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtibari

Vurgulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazara Çattırmak, Belirlemek, Damgasını Vurmak

Eğitici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürebbi

İhtişam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Haşmet, Büyüklük, Göz Alıcılık, Gösterişlilik

Hissetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyumsamak, Sezinlemek, Anlamak, Duymak, Paykamak, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak

Oşinografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizbilim

Bezdirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıktırmak, Usandırmak, Tüketmek

Evlenmemiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücerret

Tabak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşkap

Zıkkım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağı, Zehir, Acı

Yararsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyhude, Boş, Çöp, Eğreti, Faydasız, Gereksiz, Kısır, Nafile

Savsa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş, Ağır, Aheste

Yanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutuşmak, Çabalamak, Parıldamak, Parlamak, Çok İstemek, Çabalamak, Çok Üzülmek, Çok Sevmek

Artı Uç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anot, Pozitif Elektrot

Kırgın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmiş, İncik, İncimiş, Katliam

Sarmal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Helezoni

Katarakt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Perde, Akbasma, Aksu

Kişileştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis

Murakıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü