Makam kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Makam kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Orun, Ölçü, Huzur, Kat, Koltuk, Mesnet, Mevki, Post, Sandalye, Terane, Yer

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Bükülmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım

Ekecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tohum

Riyakâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü

Deliduman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delice, Atılgan

Siyaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyasa, Politika

Pusula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt, Yön Belirteci, Tezkere

Patchwork kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yama İşi

Sürümü Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek

Eğleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Eğlenmek, Kalmak, Yaşamak, İkamet Etmek, Tevakkuf Etmek

Münferit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Ayrı, Tekil, Bireysel, Yalnız, Kendi Başına

Tuluat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğaçlama

Donatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Sövmek, Süslemek, Teçhiz Etmek

Mecnun Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek

Ayıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek

Mukavele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma, Kontrat, Sözleşme, Konuşuk

Kertik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çentik

Yaşam Biçimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayat Tarzı

Yeleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havai, Gayriciddi

Bir Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Birtakım

Sömürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstismar

Siperlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siper

Kap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilt, Kapak, Örtü, Yüz

Yaraştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tensip

Hafifçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğnice

Sınamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Tecrübe Etmek, Muayene Etmek, İmtihan Etmek

Kıymetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerli

Yerküre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeryuvar, Dünya

Vızıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlamak, Sızlanmak

Oranlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Nispetli, Mütenasip, Mütevazin, Mutedil, İnsaflı

Kâgir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taş Bina

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü