Müsteşar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Müsteşar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bakan Yardımcısı, Yönetken

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Üstat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehil, Usta

İvecen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci

Çimerlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Plaj

Bilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Agâh

Tüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülger

Vefasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsız

Orak Ayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temmuz

Part Time kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarımgün

Cılız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Eneze, Nahif, Çelimsiz, Basit, Değersiz, Güçsüz, Zayıf, Cansız, Gelişmemiş

Mevki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Devlet, Durum, Kat, Mahal, Makam, Mesnet, Rütbe, Sandalye, Yer, Konum

Plato kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzlük, Yayla

Hayvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılkı, Döngül

Vasıtasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan

Komplike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Çatak, Karmaşık

İşgal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engelleme, Oyalama; Tutma, Kaplama, Eli Altına Alma

Ki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kim

Uygar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Çağdaş, Medeni, Medenî

Kanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kani

Hazırlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez

Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek

Sezon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürem, Mevsim, Dönem

Dumanlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışmak

Tahmin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Ummak

Dindirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorgulama

Şekilbilgisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Morfoloji

Kavun İçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarımtıl

Bilisiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Cahil

Rimel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastık, Maskara

Savlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İddia Etmek

Yutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Almak, İnanmak, Kanmak, Katlanmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü