Lüzumsuz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Lüzumsuz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gereksiz

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Öçürge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozan, Silgi

Sürüm Değeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rayiç

Lamba Karpuzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karpuz

Yazıklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acınmak, Esef Etmek, Teessüf Etmek

Yaymaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Propaganda

Mihnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü

Çadır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Keçe, Çerge, Oba, Otağ

Sulta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetke, Otorite

Kaybolma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp

Ana Deniz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okyanus

Yenileşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Modernleşme

Küstah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyesiz, Saygısız

İstihlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketim

Ebabil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Kırlangıcı

Beşeriyetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsancıl

Nazir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş, Örnek

Daimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Devamlı, Temelli, Kalıcı, Baki, Gedikli

Pohpohlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kompliman, Koltuklamak, Övmek

Tavlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semiz, Şişman

Tükenmez Kalem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmez

İhtiyar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katlanmak

Kovalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek, Koşmak, Kovmak, Takip Etmek

Mey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Şarap

Saymaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtibari

Semavi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göksel, Ulvi, Gökçül

Oymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşiret, Deşmek, Kazmak, Tayfa, Yemek, Kabile, Hakketmek

Ehliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, Yetenek, Kabiliyet, Sürücülük Vesikası, Uzluk, Yetki

Lağvetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feshetmek, İlga, Kaldırmak

Saksı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Kafa

Telâş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Kargaşa, Kaygı, Sıkıntı, Tasa, İvecenlik

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü