Linol kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Linol kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Oyma

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Faziletli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erdemli, Yüksek

Konakçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konak, Mihmanhane, Otel

Konsept kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Görüş, Kavram, Tarz

Tasnif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınıflama, Ayırma, Bölümleme, Ayrılama

Işıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlak

Mahfaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunak, Mücre, Sandıkça, Kavza, Kap

Amortisör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz

Tepreşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nüksetmek

Sağ Selamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salimen

Oğunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bihuş Olmak

Temin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç Verme; Sağlama, Gerçekleştirme, Elde Etme

Demir Kazık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutup Yıldızı

Zuhur Etme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Gösterme, Ortaya Çıkma, Görünme, Türeme

Gramer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilgisi

Aguş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kucak

Silahlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pusatlanmak

Optimal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı En Uygun

Yırtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahir, Vahşi, Müfteris

Dürüst kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ak, Doğru, Usturuplu, Hatasız, Yanlışsız, Özü Sözü Bir

Operatörlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cerrahlık, Dizgicilik, İşletmenlik

Tenezzüh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti

Punt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat

Riayet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uymak

Duyarlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygunluk, Duyarlık, Hassaslık, Hassasiyet

Hapis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapishane, Mahpus, Alıkoyma

Lütfetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak, Söylemek, Vermek, İhsan Etmek, Bildirmek, İzin Vermek, Müsaade Etmek

Evvelce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Önce, Önceden

Çatlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Aralık, Deli

Nağıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Masal

Tabl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davul

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü