Lağlağıcı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Lağlağıcı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Şaklaban

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Bütünü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi

Bekleyivermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek

Kural kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaide, Nizam

Mabude kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili, Tanrıça

Yazılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaydolmak, Geçmek, Girmek, Sevmek

Mutat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışılmış, Alışılan, Her Zamanki

Dirayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceriklilik, Seziş, İktidar, Kabiliyet, Zekâ

Demokrasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halkçılık, El Erki, Demokratlık

Ekonomi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İktisat, Denlik, Tutum

Mevsimli Mevsimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Yersiz

Kaşmer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maskara, Soytarı

Tekdüze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuru, Yeknesak, Monoton

Yüklenici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteahhit, Üstenci

Maneviyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgüç, Moral

Dışsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haricî

Üsteleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Israr, Tekit

Toplu İğne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sancak

Gülmeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi

Berk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katı, Sert, Haşin, Sağlam, Rasin, Kıskıvrak, Tıkız

Şeklen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçimce, Zahiren, Şekilce

İflah Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzelmek

Bezelye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nohut

Yoğurt Çiçeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Papatya

Obsesyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takınç

Rücu Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtmak

Kılıbık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avratağız

Feveran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fışkırma, Kaynama; Birdenbire Öfkelenme, Köpürme, Parlama

Menşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Kaynak, Köken, Sebep, Yetişek, Kök

Kılkapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar

Havan Topu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havan

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü