Lakayıt kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Lakayıt kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hoyrat, İhmalkâr, Vurdum Duymaz

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Haiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahip

Nâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Alaz

Sınırdaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemhudut

Estağfurullah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aman Efendim, Rica Ederim, Öyle Söylemeyin, Utandırıyorsunuz Efendim

Cömertlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eli açıklık

Hilkat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıtrat, Yaradılış

Para Cüzdanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarık

Yurtluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malikane

Elçekmemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş Olma

Tarz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Usul, Yoldam, Ezgi, Hava, Merkez, Minval, Soluk, Suret, Şekil, Tempo, Tür, Vadi, Yol, Stil, Konsept

Mensubiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişkinlik, Üyelik, İlinti, Çatkınlık, Yakınlık

Oy Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rey Vermek, Ses Vermek

İadeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İade

Beraberinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte

Yetkili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezun, Salahiyetli, Salahiyettar, Sorumlu

İktidarsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetersiz

Avaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nara

Ezberden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezbere

Dayanışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği, Hemreylik, Tesanüt

Tebellür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek

Besteci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bestekâr, Kompozitör

Dolayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Ötürü

Cildiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri Hastalıkları, Dermatoloji

Hiddet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek

Melik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakan, Hükümdar, Padişah, Kral

Zeval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat, Öğle, Sorumluluk, Suç, Bozulma, Yıkım, Son, Düşkünlük, Yok Olma, Yok Edilme

Muhasebeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayman

Araştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meraklı, Mütecessis

Kovuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koğuş, Oyuk

Pezevenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümbük, Godoş, Muhabbet Tellalı, Kavat, Astik, Dasnik

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü