Kuzguni kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kuzguni kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kara

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Akur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuduz

Teneffüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mola, Paydos, Solunum, Ara, Dinlenme Zamanı

Ponzalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ovmak, Temizlemek

Daylak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak

Ateizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanrıtanımazlık

Yer Yağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Petrol

Kaynatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak

Erir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münhal

Sünnet Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek

Macera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serüven, Sergüzeşt, Avantür

İsnat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükleme, İftira, Atfetme, Üstüne Atma, Yastama

Hasret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlem, Tahassür

Ağız Dalaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma

Şiir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Deyiş, Manzume, Nazım

Kol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Branş, Dal, Destek, Dizi, Düzen, Grup, Kanat, Karakol, Kısım, Şube, Tutacak

Fayton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koçu

Cefengiyat Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak

Ahiret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öbür Dünya, Öteki Dünya

Bağlılaşım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık

İzale Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek, Yok Etmek

Gütmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevk Etmek, Yönetmek, Sürmek, İzlemek, Otarmak, Takip Etmek, İdare Etmek

Yapılış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bünye, Kuruluş, Nitelik, Yapı

Kuşkulanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, Pirelenmek, Şüphelenmek

Yapışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarılmak, Sataşmak, Tutmak, Musallat Olmak

Buhran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım, Kriz, Bunluk

Dest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takım

Müstehzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaycı, İstihzalı

Mütenakız Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak, Çelişmek

Cihat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Din Savaşı, Gaza, Savaş, Harp

İhraç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarma, Dış satım, Gönderme

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü