Kundak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kundak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dipçik, Fesat, Fitne

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ceset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölü, Meyit, Naaş

Namussuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Leke

Padişah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Sultan, Han, Hakan, Hünkâr

Şımarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Erköyün, Yüz Bulmuş, Şımarmış, Şımartılmış

Aşpaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşçı

Tahassür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özleyiş, Özlem, Pıhtılaşma

Müphem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz, Kapalı, Örtülü

Demagogluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demagoji

Çarpış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darbe

Komodin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmece, Küçük Dolap, Komot

Bağışlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Affetmek, Teberru Etmek, Hibe Etmek, Görevden Almak, Görevden Çekmek, Lütfetmek, Unutmak, Hoş Görmek, Bağışta Bulunmak

Dönmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geri Gelmek, Vazgeçmek, Caymak, Benzemek, Burulmak, Değişmek, Devretmek, Dönüşmek, Hatırlamak, Kayıtmak, Kesilmek, Sapmak, Yönelmek

Umursamaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemez, Lakayıt

Vazifesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevsiz

Bisturi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşter

Ululuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heybet

Pragmatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararsal

Seslenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hitap, Nida

Depo Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığmak

İllüzyonist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözbağcı

Mühimsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek

Üzülmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir, Üzgün

Sakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kusurlu, Aksak, Çürük, Eksik, Sakat, Şikest, Yarım

Ebedî Uyku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm

Laf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kelam, Kavil, Bahis, Dedikodu, Konu, Konuşma, Lakırtı, Mevzu, Söz

Flash Back kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geriye Dönüş

Ya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bes, Evet, Veya

Aşırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Öte Yana Geçirmek, Kaçırmak, Uzaklaştırmak, Savmak, Hırsızlamak, Kaldırmak, Tırtıklamak

Oligarşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takımerksel

Koyun Dede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü