İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hapsetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Engellemek, Kapamak, Sınırlamak, Tutuklamak
Ölçüştürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek
Çör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık; Şeytan; Diken
Üzücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntülü, Hüzünlü, Acı, Acıklı, Fena, Dokunaklı, Elim
Günorta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
Kristal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırça, Billur
Asabilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik
Bitişik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık, Kavuşuk, Yandaki, Komşu
Çete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuldur Destesi
Stüasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konum
Meşhur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maruf, Tanınmış, Ünlü, Bilinen, Angın, Herkesçe Bilinen
Tebelleş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Musallat
Vakfe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duruş
Kabarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe, Şiş
Minnetdarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şükran
İltihap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apse, Yangı
Böğürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğürmek
Ahraz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
Elemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıklamak, Ayırmak, Çalkalamak
Şapka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasket, Kep, Başlık
Radyoaktif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işın Etkin
Gölge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayalet, Röfle, Siluet
Zarar Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Kötülük Etmek
Dolambaçlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık
Adlı Sanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
Cebretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
Katılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Benimsemek, Binmek, Gelmek, Girmek, Karışmak, Kavuşmak, Uğunmak, Üstelemek, İştirak Etmek
Nezaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetme, Gözaltı, Bakanlık, Kontrol, Murakabe, Bakma, Görü, Manzara
Vicdan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçsel Güç, Bulunç
Düzenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tertip Etmek, Düzeltmek, Tanzim Etmek, Açmak, Dizmek, Hazırlamak, Yapmak, Düzen Vermek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.