Hülasa Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Hülasa Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Özetlemek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Dezavantaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engelleme, Zarar Verme Durumu

Söz Gelimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi

Zarafetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarif

Kavurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızartmak, Kurutmak, Mahvetmek, Yakmak, Yok Etmek

Gücük Ay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şubat

Yoğaltıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici

Vecibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Boyun Borcu, Sorumluluk, Borç, Vazife

Baskı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basılış, El, Neşir, Tahakküm, Tazyik, Yumruk, Zor

Akran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşıt, Taydaş, Öğür, Böğür

Uyumlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahenkli, Ritmik

Fihrist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizin, İçindekiler, Katalog

Söküotu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tavşancılotu

Sonraya Saklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek

Hafifletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azaltmak

Düşünüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa, Tefekkür

Natuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylevci

Eski kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Emektar, Ezelî, Külüstür, Paçavra, Sabık, Deneyimli, Tecrübesi Olan

Üstünkörü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Gelişigüzel, Sathi, Yalandan, Yarım Yamalak, Yüngül

Büyüklüğünde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadar

Sıvışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Kaçmak, Sızmak

Yatıştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştıran, Sakinleştiren, Müsekkin, Trankilizan

Mühendis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvcı

Uzmanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Marifet

İnan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İman, İtikat

Tayyarecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçmanlık

Göğüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Döş, Meme, Sadır, Sine

Yükseltme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terfi

Anemi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kansızlık

Semirtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek

Paşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Uslu

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü