Hukukçu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Hukukçu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tüzeci

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Seçilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek

Oyun Ebesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebe

Çember kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döngü, Manka, Çevre, Daire

Dil Yarası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırgınlık; Gönül Yarası

Zahmetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emekli, Güç

Kene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakırga

Gedmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delmek

Çangal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırık

Dâhili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç

Ulaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdrak

Balçık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çamur, Kil

Ferdası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ertesi

Temelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daimî, Devamlı, Kalıcı, Sürekli, Tamamen

Coşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateşlenmek, Heyecanlanmak, Hararetlenmek, Kaynamak, Şahlanmak

Uzatılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzantı

Ayırt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fark Etmek, Tefrik Etmek, Temyiz Etmek, Karakterize Etmek, Tanımak

İhata Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çevirmek, Havi Olmak, Kapsamak, Kavramak, Kuşatmak, Sarmak

Bahçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bostan

Kızanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Domates

Tabankeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekecek

Öldürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek, Katletmek, Kırışmak, Temizlemek, Vurmak

Maymun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taklitçi

Girmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Başlamak, Bulaşmak, Buyurmak, Dönüşmek, Erişmek, Fethetmek, Geçmek, Girişmek, Kaçmak, Katılmak, Sığmak, Ulaşmak, Vurmak

Aldırışsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsız, Aldırmaz, Lakayt

Terzilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikmenlik

Kinayeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı, Çelteşik

Özden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Candan, İçten, Samimi

Ahali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Halk, El, Nüfus

Mukaddema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Evvelce, Önce

Bilinmedik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meçhul

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü