Hoş Söz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Hoş Söz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İltifat

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Denizaltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sualtı Kayık, Tahtelbahir

Sebat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnme, Direşim, Dura, Direşme

Hatalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Suçlu, Yanlış

Müşir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge, Mareşal

Onurlandırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şereflendirme

Fihrist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizin, İçindekiler, Katalog

İnayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhsan, Lütuf, İyilik, Yardım, Kayra, Atıfet

Düzlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Ortam, Yassı, Müstevi

Daldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak

Frenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engellemek, Durdurmak, Yavaşlatmak, Gemlemek

Ahır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dam

Yelletke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fan, Vantilatör

Düşün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fikir

Jülide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Dağınık

Sinirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabi, Huysuz, Gergin

Yellencek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salıncak, Tahterevalli

El Ulağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yamak, Yardımcı

Tevdi Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Vermek

Pislik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kir, Dışkı, Kötü, Necaset

Yelsemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayatlamak

Özgeçmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz Yaşam Öyküsü, Otobiyografi

Münazaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Düşmanlık, Kavga, Münakaşa

Janr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarz, Tür

Kartalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlanmak

Sakınmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Pek, Pervasız, Cesur, Yürekli

Şatu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraça

Tenezzül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Layık Bilmek, Layık Görmek

Yaman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duman, Huysuz, Kötü, Beğenilen, Fena, Korkulan

Yatırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Düzeltmek, Harcamak, Tevdiatta Bulunmak, Eğmek

Teessür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzülme, Gam, Üzüntü, Etkilenme, Yerinme, Yerinç

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü