Hesap kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Hesap kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aritmetik, Durum, Tahmin, Tutum, Oranlama, Tasınlama, Tasavvur

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Donuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mat; Uyuşuk

Alıngan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hassas, Nazik Yürekli

Enayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avanak, Budala, Giç, Ördek, Sarsak, Bön

Başkan Yardımcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadır Muavini

Cep Faresi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici

Sevmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Vermek, Hoşlanmak; Okşamak

Şüphe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Kuşku, Şaibe, Şek, İşkil

Başbuğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkomutan, Başkan, Lider, Reis

Yokluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, Kıtlık, Açlık, İhtiyaç, Kesat, Adem, Fıkdan

Sarkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak

Tertemiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok Temiz, Arı sili, Pirüpak, Pırıl Pırıl

Ek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devam, İlave, İlişik, Koşma, Şekilci, Ulama

Arı Peteği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovan

Değer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıymet, Paha, Bedel, Valör, Ayar, Eder, Haysiyet, Kadir, Ölçü, Şayan, Karşılık, Layık

Bozuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusurlu, Aksak, Düzensiz, Hurda, Dargın, Berbat, Çap, Eğreti, Gergin, Kaput, Karışık, Kızgın, Kötümser, Ucuz

Pedagoji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimbilim

Mezelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerezlik

Kükürt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibrit

Direniş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Durma, Karşı Koyma, Dayanma, Mukavemet

Takatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü

Tahrik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Kışkırtmak, Körüklemek

Kıpramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak

Asilik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak

Yayımlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Çap Etmek, Çıkarmak, Neşretmek

Mahsullü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Velut

Aksaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza

Dayanak Noktası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak

Uğruna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçin

Güzün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonbaharda, Payizde

Bal Özü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nektar

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü