İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muvafık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
Sırtarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırıtmak
Verimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Çorak, Kısır, Sıfır, Yetersiz
Aydınlatılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münevver
Tanışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanış Olmak
Tehdit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözdağı, Korkutma, Zılgıt, Keskenme, Gözdağı Verme, Gözünü Korkutma
İntibah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyanış
Ödün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taviz, Ödünleme, İvaz, Tavizat
Düzme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte, Uydurma
Küşat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açma
Ulvi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semavi, Yüce
Ahunt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoca
Ardiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlık, Antrepo, Depo
Baytar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veteriner
Filinta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yakışıklı
Semptom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti
Nazire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Söz
Takip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleme, Kovalama, Kovuşturma
Fazlaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokça
Hınzır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Domuz, Gaddar, Haylaz, Yaramaz
Dejenere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Yoz, Bozulmuş
Sezdirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hissettirmek
Serazat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Hür
Temiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Lekesiz, Kirsiz, Özenli, Ak, Aydınlık, Berrak, Duru, Harbi, Masum, Necip, Pak, Hijyenik, Nezih
Sazende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sazcı
Bütün Bütün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamıyla
Müsavat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşitlik, Beraberlik
Muzır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zararlı, Yaramaz
Caiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yerinde, Gerekli, Yerinde Sayılan, Yakışık Alan
Bozmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlamak, Kırmak, Kötüleştirmek, Bozukluk Yapmak, Ufak Hâle Getirmek, Feshetmek, Hasat Toplamak, Becermek, Bırakmak, Bozdurmak, Haklamak, Yenmek, Yıkmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.