Halisane kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Halisane kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Samimi

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Harmandalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş

Muayenehane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mualecehane

İmtina Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Kaçınmak

Deliduman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delice, Atılgan

Gösterişli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alımlı, Güzel, Ağır, Ağırbaşlı, Görkemli, Lüks, Oturaklı, Zengin

Kabarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşmak, Şişmek, Artmak, Kafa Tutmak, Başkaldırmak, Böbürlenmek, Büyümek, Kalkmak

Sembolik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Simgesel

Ebedî Uyku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm

Dalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cummak, Uyuklamak, Uyumak

Mudil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşık

Tanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis

Yüngül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Üstünkörü

Mimik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz İmi

Abitleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zahitleşme

Paket Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek

Elçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sefaret

Garabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elginlik, Tuhaflık, Yabansılık, Gariplik

Çöl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyaban, Bozkır, Sahra, Badiye, Kumluk

Mantık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usbilim

Anılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlanmak, Yâd Edilmek

Arlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Utanç Duymak, Mahcup olmak

Nâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Alaz

Onarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamirat, Tamir, Restore Etme

Ege kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veli

Bir Tane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biricik, Yegâne

Başıboş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Hür, Kayıtsız, Avare

Haşlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak

Reaya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk, Uyruk

Övünç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fahir, İftihar, Kıvanç, Mübahat

Şikest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malul, Sakat

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü