Gücenmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Gücenmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Burulmak, Darılmak, Ikınmak, İncimek, İncinmek, Kırılmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Vesikalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgeli, Ersek

Serpuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık

Takviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamlaştırma, Destek, Pekiştirme, Kuvvetlendirme, Berkitme, Güçlendirme

Celâdet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik, Bahadırlık, Kahramanlık

Ebat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Boyutlar, Mikyas, Ölçü

Emanet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlamak

Lakırdı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz, Laf, Konuşma, Boş Söz, Dedikodu

Nesir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz Yazı, Düzyazı

Makbuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alındı, Fiş, Kabız, Alıt

Zahimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haşin

İnzibatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş

Cakalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli

Cırık Cındır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lime Lime

Ahbaplık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hukuk, Hususiyet, Ünsiyet

Sanatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artist, Sanatkâr, Usta

Tenkis Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azaltmak

Açık İclas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık Oturum, Panel

Addetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saymak, Öyle Saymak, Öyle Kabul Etmek

Çözünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Erimek

Bomoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kollu Hamam Havlusu

Zira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çünkü

Tıraş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazımak

Kısa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesik

Evla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ, Daha İyi

Örümce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek

Tiran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Gaddar

Don kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Külot

Tırnaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak

Bitaraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser, Yansız, Müstenkif, Kararsız, Tarafsız

Gayrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Bundan Böyle, Başka, Diğer, Gayri

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü