Geçmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Geçmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Arasından Çıkmak, Akmak, Etkilemek, Tesir Etmek, Atlamak, Aşmak, Bırakmak, Bitmek, Buyurmak, Girmek, Gitmek, Harcamak, İşlemek, Kalmak, Kapmak, Olmak, Oturmak, Sirayet Etmek, Sönmek, Tükenmek, Vazgeçmek, Yaşamak, Yermek, Yürümek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esmer, İftira, Kötü, Leke, Siyah, Toprak

Dilmaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirici, Çevirmen, Tercüman

İntizamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Karışık

Girintisiz Çıkıntısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün

Güney kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenup

Karılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışmak

Hitap Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek

Kilolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Şişman

Bütünü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi

Omuzlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak

Çelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Badalak Vurmak, Çalmak, Engellemek

Şirretlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik

Fesleğen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reyhan

Lazıme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekçe

Begayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı

Pisik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Kedi

Lütufkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibar

Ardıç Rakısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cin

Seksüel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinsel

Müsteşarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakan Yardımcılığı

Pis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkli, Fena, Karışık, Kirli, Kötü, Leke, Murdar, Zararlı, Sevimsiz, Güç, Lekeli, Mülevves

Vecibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödev, Boyun Borcu, Sorumluluk, Borç, Vazife

Enik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Küçük

Doğramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Parçalamak, Dilimlemek

Badi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ördek

Takibat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovuşturma, İzleme

Bone kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık

Atılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Fırlamak, Hücum Etmek, Saldırmak

Affeylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Affetmek

Alın Yazısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talih, Mukadderat, Yazgı, Kader, Baht, Talih

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü