Fırtına kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Fırtına kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sıkıntı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Güvenilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi, Emniyetli, İtimatlı, Muteber, Sağlam

Meşveret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Danışım

Ede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Birader

Yalnızca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Salt, Sırf, Tek, Yalnız

Hemşehrilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memleketlilik, İldeşlik, Bölgedeş

Prefiks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önek

Bakımevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kademe

Makbuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alındı, Fiş, Kabız, Alıt

Fırıldak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Fırfıra, Fırlangıç, Foya, Hile

Lira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teklik

Sıyanet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korumak

Röportaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşüm, Mülakat, Söyleşi

Haricî İşler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri, Hariciye

Ahmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Aptal, Bön, Dangalak, Salak

İcmal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterge, Özet

İçki İçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek

Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük

Öbür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öteki, Özge

Açık Ağızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Sersem

Duygusuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalpsiz, Hissiz

Akdarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cin Darısı, Cin Mısırı, Darı

Utkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzaffer

Hoyrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lakayıt, Selikasız, Kaba, Kırıcı Ve Hırpalayıcı

Yezne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Enişte, Güvey

Yemlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rüşvet

İstikraz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Ödünç

Varyete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varyasyon, Gösteri

Mesane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siytoru

Dirije kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güdümlü

Mahsullü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Velut

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü