Fasih kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Fasih kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Açık

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yağlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semiz

Gerçeklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Gerçek, Hakikat

Hakiki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Gerçeksel, Sahici

Hilat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaftan

Nazara Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamanlamak

Araştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sormak, Soruşturmak, İncelemek, Tefahhus Etmek, Tetebbu Etmek, Çalışmak, Aramak, Deşelemek, Eşmek, Gözlemek, Karıştırmak, Kaşımak, Sormak

Destan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koçaklama, Boy, Epope

İkicanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebe, Yüklü, Hamile

Yasa Dışı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayrikanunî, İllegal, Kanunsuz

Hünkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Padişah

Sevinçlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ferah

Yaptırım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceza, Müeyyide, Kanun, Kuvvei Müeyyide

İhmal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalma, Savsaklama, Dikkatsizlik, İtinasızlık, Lakayıtlık, Önem Vermeme

Çetin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Zor, Güç, Sert, Ağır, Müşkül

Sekte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durma, Durgu, Bozukluk, Duruş, Felç, Ket, Kesintiye Uğrama, Kesilme

Şaheser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyapıt, Üstün Nitelikli

Üfürükçülük Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okumak

Kâse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çanak, Piyale

Termometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isıölçer, Derece

Ecel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamın Sonu, Ölüm Zamanı

Kaynamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fokurdamak, Artmak, Coşmak, Çoğalmak, İyileşmek, Yoğunlaşmak

Cennet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aden, Uçmak, Behişt, Uçmağ

Bacaksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısa, Bodur

Haşarat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böcekler

Mevki Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevzilenmek

Kabahatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu

Bitaraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser, Yansız, Müstenkif, Kararsız, Tarafsız

Dışarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşra

Averaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Farkı, Ortalama

Felçli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnmeli

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü