Dermatolog kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Dermatolog kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Deri Hastalıkları Uzmanı, Cildiyeci

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Hilekârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık

Kadavra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceset

Muhabere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşme, İletişim, Salıklaşma

Fırıldakçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık

Kalıtım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrsiyet, Soya Çekim, Veraset

Zarf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirteç, Kap, Kılıf, Sarma

Lakırdıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Geveze

Söz Geçiren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakim

Profil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanay

Nakısa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusur

Muhkem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Gürbüz, Katı, Kıskıvrak, Sağlam, Tıkız, Sağlamlaştırılmış, Berk

Pranga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bukağı, Kandal, Zincir

Yötel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öksürük

Majüskül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genil İmce

Gelişim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkişaf, Tekâmül

Mahalli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöresel, Yerel, Lokal, Yerli

Kullanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalıştırmak, Yararlanmak, Almak, Değerlendirmek, Dökmek, Giymek, Harcamak, İçmek, İstismar Etmek, İşletmek, Sarf Etmek, Sömürmek, Takmak, Tutmak, Yönetmek

Averaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Farkı, Ortalama

Kocamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Yaşlanmak

İzolatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan

Yaylak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otlak

Terkeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadak

Çal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Taşlık Yer, Çıplak Tepe

İttihaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutma

Hayatiyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı

Donanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezenmek, Süslenmek, Tezyin Etmek

Haliyle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olduğu Gibi; Doğal Bir Sonuç Olarak, İster İstemez

Vücutsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız

Tavır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Eda, Hâl, Tutum, Vaziyet, Gösteriş, Tafra

Bulaşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü