Düzlem kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Düzlem kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Düz, Ortam, Yassı, Müstevi

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Goygoy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilenme, Şakşakçı

Gösteri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beceri, Oyun; Nümayiş; Tezahürat

Politika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyaset, Yöntem

Kitap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eser, Yapıt

Bakınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak

Bir Hoş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garip

Saygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtibarlı, Kuvvetli, Muteber, Hatırlı, Sayılan

İtfa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek

Geçen Yıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıldır

Vürut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelme

Tamamlayıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleyici

Teraküm Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Yığılmak

Şükretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamdetmek

Cebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Zırh

Okşamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzemek, Sevmek, Sıvamak, Sıvazlamak, Dövmek, Övmek

İte Kaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla

Göz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Bölüm, Çekmece, Delik, Görüş, Hane, Kaynak, Nazar, Oda, Ayn

Fakirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Zaruret

Konjonktivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Yangısı

Taşlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakaret, Hiciv

Tapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürgü

Mülakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Musahabe, Söyleşi, Buluşma, Kavuşma, Konuşma

Vizite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekim Hakkı, Muayene Ücreti

Batmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batık

Silüet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gölge, Karaltı

Alicengiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Düzenci, Hileci, Üçkağıtçı Kişi

Etkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Hareketli, Faal, İşleyen, Çalışan, Fail

İdeoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşüngü

Muaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışık, İmtiyazlı, Özgür, Serbest

Sınırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Hapsetmek, Kısıtlamak, Mahdutlaştırmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü