Cıcık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Cıcık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Süs

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Terbiye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek, Törpülemek

Ağabey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abi, Aka, Ağa, Efe

Kalıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orak

Pürtük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Kabarcık

Emniyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvenlikli, Emin, Güvenilir

Giç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Enayi

Eylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Etmek, Yapmak

Eğiklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğim, Yamukluk, Meyil

Anarşizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşacılık

Öksüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anası Olmayan, Kimsesiz, Yetim

Kalıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Harabe, İşaret, İz, Tortu, Bakiye, Yıkıntı, Enkaz

Hicvedilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerilmek

Boş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abes, Açık, Anlamsız, Bilgisiz, Havai, Münhal, Yararsız, Gereksiz

Mebde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Başlangıç, İlke, Kaynak, Kök

Apaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avuç

Hapishane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapis, İçeri, Kafes, Mahpus, Tekke, Tutukevi, Dam

Peyda Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Çıkmak, Oluşmak, Sadır Olmak

Reis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Lider, Kaptan

Mezun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirmiş, İzinli, Yetkili

Duygulanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütehassis Olmak

Mütenevvi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşitli, Türlü

Biçimsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeklî

Yaşam Boyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müebbet

Travma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuruk, Sarsıntı

Sürür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç

Oturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkamet Etmek, Geçmek, Göçmek, Kalmak, Kökleşmek, Yaşamak, Yerleşmek

Punt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat

Ardılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Sataşmak

Peçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giz, Nikap, Sır

İaşe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü