Cüretkâr kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Cüretkâr kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Atak, Yürekli

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavurmak, Yakmak

İnsan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Can, Fert, Adam, Beşer, İn, İnsanoğlu, İsim, Kişi, Ölümlü, Sima

Örneğin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi, Söz Gelimi, Örnek Olarak

Ezberden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezbere

Ruz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gün

Göz Tutsağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Hapsi

Boduç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bardak

Tenbih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt

Tahsisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödenek, Karşılık, Ayrıltı

Telefon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alısün, Çınka

Kırpma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makas

Balon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palavra

Çelişme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenakuz

Sakarca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsakça

Nüktedan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı, İnce, Nükteci

Merhume kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahmetli

Hümayun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutlu, Mutlu

Savuşturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defetmek, Geçiştirmek, Savmak, Atlatmak

Sulh Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşmak

Vaktaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ne Zaman Ki

Enformasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salıklaşma, Salıklaşım, Bilişim, Haberleşme, Danışma, Tanıtma

Temelsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asılsız, Yanlış

Tartar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pesek

Kaplama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstila, Şümul

Cezir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekilme, Gitme, İnme, Kök, Alçalma

Sapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Kıvırmak

Jülide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Dağınık

Temizlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtmak, Almak, Çalmak, Kazımak, Öldürmek, Tüketmek, Yok Etmek

Gelin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kukla

Debdebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Şatafat, Tumturak, Gösteriş, İhtişam

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü