Cenk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Cenk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çarpışma, Çekişme, Kavga, Savaş, Uğraş

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kıfıllamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kilitlemek

Güldürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komedi, Fars, Mizah

Prömiyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açılış, İlk Gösteri, İlk Sunum

Asar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapıtlar, Yapılar, Eserler

Mucip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerektirici

Ada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezire, Aral, Simek

Balçık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çamur, Kil

Bağlı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek

Bölüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon

Bilmeden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezbere, Kazara, Yanlışlıkla

Fasılalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralıklı

Saçalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçmak, Serpmek

Tonga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Tuzak, Batur, Kahraman

Ensesi Kalın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varlıklı, Zengin

Halife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar

İstinatgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak

Ocak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Ev, Kucak, Soy, Şömine, Fırın

Gülmeyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi

İstif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığma, Stok

Andırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalım

Ağırcanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembel

Vücutlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri

İteklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtelemek

Danışman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maslahatçı, Müşavir

Kifayet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Yetmek

Çelimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf, Güçsüz, Cüssesiz, Kuru, Sıska

Suistimal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet, Suiistifade, Kötüye Kullanma, Yolsuzluk

İnanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mümin

Geçimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedreftar, Huysuz, Şirret, Yola Gitmeyen, Kavgacı

Erotik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kösnül, Erosal, Şehevi, Şehvani

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü