Cebren kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Cebren kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zorla

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Takım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Dest, Grup, Küme, Set, Zümre, Ekip, Trup, Tür, Çeşit, Dizge, Sistem

Zahire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşlık, Tahıl, Azık

Galebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenme, Çokluk, Yengi, Üstünlük

Çabalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceht Etmek, Gayret Etmek, Çalışmak, Uğraşmak, Debelenmek, Yanmak

Dejenere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Yoz, Bozulmuş

Yuh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuf

Müddetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süresiz

Afişe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak

Arz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Sunum, Bilgi Verme, Yeryüzü, Yerküre, Yer Yuvarlağı, Dünya, En, Maruzat, Yer

Eğik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmiş, Eğri, Meyilli, Mail, Şev

İdaresiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutumsuz, Yönetimsiz

Plato kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzlük, Yayla

Harami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşkıya, Haydut, Hırsız, Kuldur, Yolkesen

Bayat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kart

Kızılkuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğan

Savurganlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsriflik, İsraf

Delgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matkap

Velut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğurgan, Üretken, Barlı, Mahsullü, Verimli

Eneze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Zayıf

İthaf Etme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adına Sunma, Armağan Etme

Nazara Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamanlamak

Vasıflanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelenmek

Yüce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Büyük, Ulvi, Yüksek

Gitgide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gittikçe, Giderek

Düzenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tertip Etmek, Düzeltmek, Tanzim Etmek, Açmak, Dizmek, Hazırlamak, Yapmak, Düzen Vermek

Özge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öbür, Yabancı, Yad

Rayiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm Değeri, Geçer, Eder

Rölativite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı

Mira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lata

Kaygana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Omlet

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü