Belletmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Belletmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Öğretmek, Ezberletmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Salkımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pörsümek

Acayip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garip, Tansı, Tuhaf, Şaşırtıcı, Yadırganan, Yabansı, Şaşılacak, Değişik, Abus, Antika, İbret

Kümes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İn

Nakil Vasıtası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt

Mevkuf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutuklu

Tekâmül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişim, Olgunlaşma, Evrim, Olgunluk

Yakınlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaklaşmak

Düzlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Düz

Kızamık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızılca

Mükellefiyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlü

Sarmaşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarılgan

Mükellef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Ağır, Özenli; Yükümlü

Zemmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kınamak, Kötülemek, Yermek

Etli Canlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü

Mouse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keme

Belirtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin Etmek, Tebarüz Ettirmek, Tasrih Etmek, Açıklamak, Göstermek, Kaydetmek, Kesmek

Fütursuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz

Tekerlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlanmak, Dönmek

Yırtık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlak, Pejmürde, Arsız

Cidar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Köstek, Zar, Çeper

Garet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soymak, Yağmalamak

Damgalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mühürlemek, Damga Vurmak, Lekelemek, Karalamak, Kötülemek

İfa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Yapmak, Ödemek, Yapmak

Saptama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tespit

Paydaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İştirak

Merhale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Konak, Menzil, Safha, Evre

Manikür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbakımı

Pare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Kısım, Parça, Tane

Özgesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öbürü

İhmal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak, Terk Etmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü